AHLAK ve CEZA 3 (SON)

Abone Ol

- Ahlak, insanın kendine ve çevresine karşı sorumluluğunun davranışsal yansımasıdır.

- İnsan, ya doğuştan ahlaklıdır ya da sonradan ahlaklandırılır.

- Sonradan gelen ahlak, aile çevre ve eğitimle oluşturulacağı gibi kanun kural ve cezalarla da kişiye aşılanabilir. 

GENEL AHLAK
Ahlak ve Ceza yazı dizimizin bu son bölümünde hem kısa bir tekrar yapalım hem de genel ahlaktan bahsedelim.

Almanya’da kreşi, anaokulunu ve 4 yıllık ilkokulu bitiren bir öğrenci bizdeki gibi, okuma yazmayı, çarpım tablosunu bilmez bilemez, istiklal marşını ezberleyemez, namaz dualarını ezberleyemez, önemli kişilerin aile hayatlarını ezberleyemez…

Çocuğa 5-6 yıl boyunca, ahlak öğretilir. Toplum içinde nasıl davranacağı öğretilir. Çöpün çöpe atılacağı, tuvaleti temiz bırakması gerektiği, piknik yapılan alanı temizlemesi gerektiği anlatılır.
Mesela Almanya’da her çocuk ilkokul 3. Sınıfta bisiklet ehliyeti yapmak zorundadır. Yüzme bilmek zorundadır. Kaza anında yaralıya ne yapması gerektiği öğretilir.

Bu kurallara uymayanlara uygulanacak cezalar öğretilir. Polisin, doktorun, itfaiyenin, ambulansın görevleri öğretilir. Onlarla nasıl iletişim kuracağı öğretilir.

Dikkat edin bizde trafik kazası anında önce iki taraf birbirine küfrederek yaklaşır. Kazanın tarafları birbirlerine, “Geçmiş olsun” demek yerine önce küfrederek yaklaşırlar. Anlaşma, hatır gönül kırıldıktan, iş işten geçtikten sonra karakolda işi daha da uzatmamak için aracılarla sağlanır. 
Almanya’da maddi hasarlı bir kazada, kazazedeler araçlarından iner, el sıkışarak, geçmiş olsun derler. Haksız olan kesin ve netse, haksız olan taraf özrünü diler. Polis gelir haksız olan tarafı resmen belgeler ve oracıkta cezasını keser. Taraflara raporlar sunulur. Kazazedeler ellerindeki raporları sigortalarına verirler. Sigorta aracın masrafını öder, iş ve zaman kaybı varsa öder, tamir uzun sürecekse aracınızın klasında araç verir. Haksız olan tarafın sigorta primlerini yükselterek maliyeti taksitlendirmiş olur. Herkes işine bakar. 

Peki bizde neden böyle ? 

Bizde trafik kazaları genelde bir tarafın TRAFİK AHLAKINA uymadığından kaynaklanır. Kırmızıda durmamış, viraja içerden girmiş, sinyal vermeden dönmüş, aşırı hız, ani fren, dikkatsiz yola çıkıştır. Ya da alkolden, ukalalıktan, bulunduğu mevkinin verdiği güçten kaynaklanıyor olabilir. Sistemde yeni değişiklikler var mı bilmiyorum. Ama şahit olduğum kazalarda yaralanma yoksa polis kolay kolay gelmez. Gelse de suçluya suçlu demez. (Anlaşın) denilir genelde. Sıfır suçlu olsan bile 8’de bilmem kaç suçlu sayılırsın. Karşı tarafın sebep olduğu kazanın bedelini sana da ödetirler. Kaç elektrik kullananlardan alınamayan elektrik giderleri dürüst insanlardan kayıp kaçak bedeli alındığı gibi. Düşünün devlet eliyle, hırsıza, suçluya yasal destek… dünyada böyle bir uygulama yoktur herhalde. 

AHLAK YOKSA CEZA YOKSA ADALET YOKSA, en çok bağıran, güçlü olan, silahı olan, parası olan, mevkisi olan kazanıyorsa, yapacak bir şey yok. 

İşte bu yüzden birkaç haftadan beri anlatmak istediğimiz bir insana bir topluma önce genel ahlak öğretilmeli. Ahlak yetmez ahlaksızlara adil cezalar verilmeli. 
Ahlaksızları azdıran almadıkları cezadır. İdareciler ahlaksızlar idare ettikçe ahlaksızlık azacaktır.

GENEL AHLAK ŞART HEM DE ŞAPŞART.