Bugün günlerden pazartesi. Bu yazı, çarşamba günü Domaniç Gazetesi Çarşamba baskısında, perşembe günü internet sayfasında, İlimiz Kütahya’da da birkaç gazetede yayınlanacak. Yani bu yazı okuyucuya ulaştığında, seçime birkaç gün kalmış olacak.

Domaniç’te seçim süreci oldukça nazik kibar ve centilmence geçti sayılır. “Sayılır” diyoruz, çünkü her şeyin süt liman olmadığının bizde farkındayız. Kamu yararını gözeterek; gazetemizin yayın ilkeleri çerçevesinde, bazı olumsuzlukları, çirkeflikleri, duymazdan görmezden geldik. 

Biz Domaniç Gazetesi olarak kaostan beslenen, yandaşlık yapan, bir tarafı görmezden gelen para için, tık için ortamı geren bir gazete değiliz. Okuyucularımızın yüzde 95’ide bunun farkında.

Kaşıyanları da görüyoruz. Borsa gibi bir inip bir çıkarak gündemde kalmaya çalışan, üç kuruşluk menfaat için ilini ilçesini rezil edenler, kesinlikle çok paralar kazanıyorlar ama gönülleri kazanamıyorlar.

Her seçim sürecinde olduğu gibi bu seçim sürecinde de adaylarımıza oyunu satanların oylarına talip olmamaları konusunda sözlü ve yazılı telkinlerde bulunduk.

Keşke bilsek te, varsa hiç oy satın almayan adaya oy versek ama mümkün değil.

Oy, ahlaktır, oy şereftir, oy namustur. Oy, demokrasinin kılıcı, adaletin timsali, halkın sandığa tecellisidir. Dürüstlerin oylarını etkileyen her satılık kirli oy, namusluların şereflilerin oylarını da kirletecek hak edeni değil parası olanı kazandıracaktır. Satılık oylarla iktidar olandan çok bir şey beklemek ne kadar doğrudur ki !?

Elbette oyunu satanlara kızıyoruz. Elbette satılık oy alanlara da kızıyoruz. Ama şunu da biliyoruz ki bir insan namusunu satacak duruma gelmesi de ayrı bir sorundur. Kim ya da kimler bu insanları oyunu satacak duruma getirmiştir, bu da ayrı bir tartışma konusudur !

Öyle veya böyle adaylarımız 3 aydır koşturuyor. Bu yılki seçimler, hep gururla yazdık çizdik güzel geçti. Umarız sandıklar açılıp kazanan aday belli olduğunda da aynı efendiliğimizi koruruz.

Kaybedince sinirlenip terör estiren, küsüp giden, 5 yıl sonraki seçimlerde partisinin yeni adayına zarar verecektir. Halkın adayına gösterdiği saygınlığa zarar verecektir. Bazen seçimi kazanan başkan olur kazanamayan gönüllerin kahramanı olur. Doğru olan da budur.

Dostlar, en büyük gerçeğimiz bir gün ölüme yenileceğimizdir. O an her an olabilir. Yarına çıkma ihtimalimiz her birimiz için geçerli olan yüzde 50’dir.

Ölüme yenilmek kaçınılmazdır ama hırsımıza yenilmek bizim elimizdedir. Ölüme yenilen canını, hırsına yenilen haysiyetini kaybeder.

Önümüzdeki yerel seçimlerde, iktidara yakın partiler kazanırsa, belki anayasayı kaldırma referanduma ile adaylar yeniden karşımızda olacak. Muhalefet kazanırsa erken seçim için belki bir seçimle karşı karşıya kalacağız. Ama her şey kendi seyrinde giderse önümüzdeki 4 yıl boyunca seçim meçim yok. Son günlerinizin kıymetini bilin.

Öyle veya böyle seçime kaldı birkaç gün. Biri kazanacak, diğerleri omuzlarındaki yükten kurtulacak. 1 Nisan, hepimizin mutlu sonu olacak diyelim ve mutlu olalım. Hep birlikte ölüm bizi ayırmadan ayrılmayalım.