Domaniç'i yazarken ilk yazacağımz konumuz bu olmalıydı. Bazen bazı öncelikler gözden kaçabiliyor. Onun için bu yazıyı bilerek bu haftaya bıraktım. Daha doğrusu geçen hafta yazacaktım fakat rahatsızlığımdan dolayı bu hafta yazmak nasip oldu.

Domaniç'i bu hafta genel manada tanıyalım istedim.

Domaniç’in ilk adı Hisarköy’dür. Uzun yıllar bu isimle anılmıştır. Kayı boyuna yurtluk olarak verildikten sonra Domaniç adı söylenmistir. Rivayete göre Hayme Ana ve Ertugrul Gazi, Kayı Boyu ile I.Alaaddin Keykubat tarafindan kendilerine yurtluk olarak verilen yöreye geldiklerinde dağların koyakların çöken dumanlara bakarak; “Yeni yurdumuz duman içi. Soyumuza hayırlı olur inşallah.” demişlerdir. Böylece duman içi sözü söylene söylene Domaniç seklini almistir.

Senenin 12 Ayında Yeşili Görebileceğiniz Ender Doğa Olayına şahit Oldugumuz Domaniç'te. 1240 Km lik Yüzölçümü Bulunan Domaniç’in Hemen Hemen Tamamı Vasıflı Çam, Gürgen, Ardıç, Meşe Ağaçları ile Kaplı Ormanlıktır.

Domaniç; Tarihi, Kültürel, Cografi ve Tabii Güzellikleri ile Aziz Vatanınızın Güzide Köşelerinden Biridir.

Domaniç’ in tarihi M.Ö. 5500-3500 yıllarına kadar gider, çevrede Roma ve Bizans dönemine ait pek çok kalıntı mevcuttur.

Domaniç esas güzelliğine Türk fethi ile kavuşmuştur. I. Alaaddin Keykubat; Soylu Oğuz’ un Kutlu Kayı Boyu’ nu 1230 yıllında Domaniç’ e yerleştirdi. Hayme Ana ve oğlu Ertuğrul Gazi’nin önderliğindeki Kayı boyu Domaniç’i Türk bilgeliği ile yöneterek tarihe en güzel bir miras olarak bizlere bırakmıştır. Bu miras, asırlar boyunca vefalı oğullar yani bizler ile gururla taşınacaktır.

Osmanlı Devleti’ nin kuruluşu bu mübarek topraklarda gerçekleşmiştir. Bu yörenin her bir yanından tarih fışkırmaktadır. Vefalı Domaniç Halkı, bu tarihi her yıl kutladığı törenlerde canlı tutmakta ve nesilden nesile aktarmaktadır. Domaniç güreşleri, Hayme Ana’ yı anma törenleri bunun en güzel ifadeleridir. Söz konusu törenlere devletin de sahip çıkarak maddi manevi destek vermesi ayrıca kayda değer bir memnuniyettir.

Tarihi Domaniç Güreşleri kayıhanlıların 1230 da Domaniç'e gelmesi ve Osman Gazinin 1258 yılında ebe hatun tarafından  tarihi ebe camlığında gerçekleşmesi ve bunun kutlu olması adına düzenlenen güreşler ile tarihin ilk yağlı güreşleridir. Hayme Ana’ yı anma törenleri ise her yılın Eylül ayının ilk pazar günü yapılmaktadır. Bu gelenekler asırlardan beri her yıl tekrarlanmaktadır.

15 Temmuz 1921’de baslayan Yunan işgali 5 Eylül 1922’de sona erdirilmiştir.

1926’da meydana gelen büyük bir yangınla Domaniç tamamen yanmıştır. Domaniç; Cumhuriyet döneminde nahiye olarak Söğüt’e, İnegöl’ e, 1932’de Tavşanlı’ ya bağlı kalmıştır.1 Nisan 1960’da müstakil ilçe olmuştur.

Selçukludan beri yöreye hakim olan Türk Kültürü, Domaniç halkının folklorik özelliklerinde kendini göstermektedir.

Kadın oyunları arasında bulunan; Sultan Gezmesi, Selçuklu Sultanlarının saray bahçesindeki gezmelerini konu alır. Dağlar Gazeli oyunu, Karakeçili yörüklerinin yayla hayatini yansıtır. Duman duman üstüne oyunu ise, kekliklerin bahar ve kış aylarındaki hareketlerini canlandırır.

Erkek oyunlarından Kayı Zeybeği, yöreyi yurt edinen Kayıların oyunu olup diğer bölge zeybeklerine göre hareketlidir.

Kısacası Domaniç;

Domaniç, dünya tarihinin seyrinin değişmesine tesir eden üç kıta yedi iklimde muhteşem Osmanlı Devleti'ni  kuran ecdadımızın bize bıraktığı kutsal bir mirastır. Domaniç, Osmanlı tarihinde önemli bir yer tutar. Cihanşümul bir Türk devletine beşik olmuştur. Domaniç, beylikten cihan devletine giden yolun adıdır. Türklüğün ezelden ebede giden yolu üzerinde som altından yapılmış bir kilometre taşıdır.

Domaniç, tarihin akışına yön veren, Osmanlı cihan devletinin temellerinin atıldığı bir ilçe, bir  Osmanlı mirası. Bu zenginliği tamamlayan topoğrafyası ve görenleri  hayran bırakan  doğal güzelliği de var.

Domaniç, iklimi, zengin doğal kaynakları ve bozulmamış bakir doğası ile turizm açısından bir cazibe merkezidir. Biyolojik çeşitliliği ve nadir bulunan bitki türleri ile süslenmiş dağları, yaylaları, tepeleri, vadileri Domaniç’in tarih-kültürünün olduğu kadar doğasının da ilgi görmesine neden olmaktadır. Türkiye’de yayla keyfinin yapılabileceği nadir yerlerdendir.  Ertuğrul Gazi ve Osman Gazi’lerin şifa bulduğu doğal su kaynakları, verimli tarım alanları ve canlı çeşitliliği Domaniç’e sadece göze hitap eden bir doğal güzellikten sıyırıp doğa gözlemciliğine de fırsat vermektedir. Nadir endemik bitki türleri bulunmaktadır. El değmemiş, keşfedilmeyi bekleyen yeryüzündeki cennetlerden birisidir. Domaniç yeşilliği en uzun süre sürdüren tek ilçedir. Domaniç'i tanımaya devam edeceğiz ileriki yazılarımızda bu haftalık Bu kadar yeter gali. Kalın sağlıcakla.