Seçimlere bir ay kaldı ancak, seçim sürecinin son günleri ramazana denk geldiği için propaganda konusunda adaylar haklı olarak tanıtım gezilerine erken başladılar. 

Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyetimizin yasalarına göre; hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir.  Günümüzde ise halk olarak sadece muhtarlarımızı biz seçiyoruz. Geri kalanını bizim buraların tabiri ile “YUKARISI” belirliyor. Bize de onaylamak düşüyor. 
Yani aslında seçme ve seçilme hakkı elinden alınmış bir milletiz !

Muhtar adaylarının çoğunluğu kendi öz iradesi ile adaylığını açıklıyor, bi kısmı ise eşin dostun zorlaması ile aday oluyor.

Belediye Başkan adayları da aynı. Kendiliğinden çıkan da var partinin aday gösterdikleri de var. Ancak burada ilk mücadele aday adayları arasında başlıyor. Aynı partiden aday olan birkaç kişiye gaz veriliyor. “Adayımız sensin” deniliyor. Partiye para alınıyor. Sonra genel başkan kurmaylarından gelen bilgiler çerçevesinde adaylardan birini seçiyor.  
Aday adaylığı sürecinde partisine kurban olan aday, üstü çizilince küsüyor, darılıyor hatta genellikle partiden sülalecek istifa edip başka partilere destek veriyor. 

Buradan anlıyoruz ki kimse partisinin ideolojisine falan inanmış değil. Mesele çıkar meselesi !

İl Genel Meclisi üyeliğinde adaylar, nadiren de olsa kendiliğinden çıksa da ağırlıklı olarak aday adayını yerelde parti teşkilatları belirliyor. Aynı şekilde son karar yukarıdan geliyor ve aday yapılmayan aday küsüp gidiyor başka partilere destek veriyor. 

Belediye Meclis üyelerini Belediye başkan adayı belirliyor seçmene yine onaylamak kalıyor. 

Sonuç olarak adaylar, özgür iradesi ve halkın talebi üzerine değil genelde tepeden dayatma ile belirleniyor. Dedik ya halkın iradesi sadece muhtar adaylarında sandığa yansıyor…

Kendi partisi içinde bin bir engeli aşarak aday olmayı becerebilen aday, bu seferde diğer parti adayları ile mücadeleye giriyor. 

Bu konuda İlçemiz ile gurur duyuyorum !

En tepedekilere bakıyoruz da montaj videolar, çamur atmalar, yalan, dolan, iftira, hakaret, küfürler havalarda uçuşuyor. Televizyonlar aracılığı ile bu pis laflar evlerimize kadar giriyor. Bu yüzden pek çok insan haber saatlerinde televizyonlarını kapatır oldu.

Bizde böyle ahlaksızlık yapan yok. Adaylarımız projeleri ile yarışıyor. Belki ufak tefek pislikler oluyordur ama bugüne kadar rakibe belden aşağı vuran, iftira atan pek görmedik çok şükür. 
  
Burada adaylardan beklediğimiz ahlaki değerleri seçmenler olarak da göstermeliyiz. Sonuç olarak seçtiğimiz kişiler bizim aynamızdır. Ahlaksızlığımız kadar ahlaksızı, dürüstlüğümüz kadar dürüstümüzü, hizmet ettiğimiz kadar hizmet edeni seçeceğiz.

Son karar veya onay, dileriz ve umarız ki, adayına yalan söyleyen, şahsi çıkar sağlamaya çalışan, oyunu satanların değil, ahlaklı, dürüst, ilçeye hizmet eden insanların oyu ile seçilen İl Genel Meclisi Üyelerimiz, Belediye Başkanımız ve Muhtarlarımız başa gelsin !