En acı gerçeğimiz şu ki, ilçemizin hiçbir işinde birlik olamıyoruz. Bir taraf olsun derken diğer taraf olmasın diye uğraşıyor. Hizipçilik, kıskançlık, başaranın başarısını kıskanma, önünü kesme, yaptığını küçümseme de üstümüze yok. Erdemli onurlu insan başarıyı alkışlar, kompleksli basit insan bahane üretir çamur atar.Biraz sert bir giriş oldu ama birinin de kral çıplak demesi lazım ! Kendi adıma güreşlerden anlamam ilgi alanıma da girmez. Ama kültürümdür, geleneğimdir, atamın emaneti, ilçemin reklamıdır. İlçe basını olarak elimizi taşın altına koyuyoruz. Davet edildik, edilmedik, onlar şu bu partili demiyoruz. Güreşleri deprem nedeniyle iptal ettik dediklerinde Belediye Başkanı ile Güreş ağası arasında mekik dokuduk. Yahu bu işte paranın borcun hesabımı yapılır? Belediye ticari faaliyet gösteren kâr amaçlı bir şirket değil, sosyal faaliyet yapması gereken bir kurumdur. Sadece kendi ilimizin tüm ilçeleri yaz aylarında konserler festivaller düzenlerlerken bizim yüzlerce yıllık gelenekten kaçma lüksümüz yoktur. Domaniç tarihi bir ilçe olmasından dolayı elimizde iki kültürel faaliyetimiz var. Biri Güreşler, diğeri Hayme Ana ve Göç şenlikleri. Yıllardır bu iki faaliyeti doğru düzgün organize edemiyoruz. Yaşadığınız yerin yaşanacak bir yer olabilmesi için yol, su, elektrik ihtiyaçlarının yanında sosyal faaliyetlerde yapmak üretmek zorundasınız. İlçeye yenilik katmaya çalışanlarda oldu. Okul Müdürü Gökmen Çakmak, Çukurca Selim Dede'de halkın kendiliğinden toplanıp eğlendiği alanda ilk Hıdrellez Şenliklerini yapmıştı. Çok beğenilen bu etkinliği sonraki yıllarda köy halkından Kadir Tanrıverdi profesyonel bir dernekle yıllarca götürdü. Sonra bir seçime denk gelen şenliklerde bir siyasinin yaptığı ötekileştirici konuşma etkinliğe kara leke düşürdü. Bunu fırsat bilen bozguncular devreye girerek Kadir Tanrıverdi'nin yıllarca emek verdiği faaliyetleri unuttu unutturdu ve zalimce adamın burnundan getirdiler. Sonra bu işi Çukurca'nın yeni belde başkanı üstlendi. Hatta yanına birkaç faaliyet daha katarak işi büyüttü. Ancak burada da bir sanatçının yaptığı siyasi konuşma etkinliğe gölge düşürdü. Yani bozguncular boş durmuyor. Ilıcaksu'da Alabalık Festivali yapan Kerim Katılmış'ta fedakârlığının bedelini ağır ödedi. Güzelim etkinlik kısa sürede yok oldu. Köy adını duyurdu bugün gelen turist sayısının artması, köyün para kazanır hale gelmesinde bu faaliyetin çok faydası oldu. Muratlı Üzüm festivali bizim başlattığımız bir etkinlikti. Köye 400 dönüm bağ kazandırdık. Sosyal faaliyeti yapanlar darmadağın edilse de değerlendirilen 60 dönüm bağlar, meyve vermeye para kazandırmaya başladı. Daha birkaç örnek var ama yerimiz dar. Netice itibariyle son dakika atağa geçen Domaniç Belediyesi kısa sürede olmazı başardı. Güreş ağamız Ercan Tekdemir, insan üstü bir performansla güreşlere kalite getirdi. Ağalık ücretinin kat be kat üstünde maddi kaynak sağlayarak dört dörtlük bir güreş yaptı. Şimdi önümüze bakıyoruz ve başta Domaniç Belediye Başkanı olmak üzere güreş ağamıza ve halkımıza sesleniyoruz. Bu güreşler ebediyete kadar sürecek. Tarihini Arap takvimi gibi değiştirip durmayın. Gün belli olsun hava şartlarına göre öteleme olursa da olsun. Güreş etkinlikleri için ilçe esnafını, ilçe iş adamlarını, ilçe siyasilerini bir araya getirin. Herkes elini taşın altına koysun, çorbada tuzu bulunsun. Kısır çekişmelerle, ben merkezli dünyamızdan kurtulunsun. Bu kışı yatarak geçirdik. Aynı hataya önümüzdeki kışta düşmeyelim. Gelecek yılın güreş tarihini de kıştan belirleyelim hatta sabitleyelim. Köy muhtarlarından ilçe kurum çalışanlarına kadar. Kadın kız çoluk çocuk ilçemiz için motive edelim. Bu çağrımızın takipçisi olacağımızı da şimdiden belirtelim. Sonra bize kırılmayın…