Son yıllarda “Hayme Ana’yı anma törenleri olacak mı, olmayacak mı?” derken, son hafta hızlandırılmış ve sıkıştırılmış bir paketle de olsa bir şekilde yapıldı. Ama Türkler, anasına sahip çıktı. Katılım muhteşemdi.

Yedi asırdır yaptığımız anma töreninin bu yıl 744’üncüsünü gerçekleştirdik. Ancak ne Hayme Ana törenlerinde ne de tarihi güreşlerimizde hâlâ profesyonelleşemedik. Halktan yoğun ilgi, alaka ve sahiplenme var; fakat kurumlarda bir sıkıntı olduğu için törenlerimizi bir türlü belli bir formata oturtamıyoruz.

Son yıllarda tören alanına girmek, adeta İsrail’e girmekten daha zor hale geldi. Alana gelen Yörüklere, Türklere âdeta terör örgütü elemanıymış gibi muamele yapılıyor. Bu yıl yine gözümle gördüm; teyzelerin tırnak makaslarına el koyuyorlardı! Kimi kimden koruyorsunuz? Bu güvenlik mi, işkence mi, anlamadık! Bir de ertesi günü okulların açılacağını bile bile tarihinde ilk defa törenler gece yapıldı. Koskoca sanatçılarımız gelmiş, alanda binlerce insan vardı. Ancak gece ayazı başlayınca sanatçılarımız, 150-200 kişilik küçük bir topluluğa hitap etmek zorunda kaldılar.

Oysa tören, her yıl olduğu gibi erkenden başlayıp bitseydi, alanı dolduran kalabalık diğer tarihi mekânlarımızı da gezebilirdi. Ilıcaksu’da balık yer, Tahtalı’da çay içer, esnaf da üç beş kuruş kazanırdı.

Domaniçlilerin asırlardır halkın imkânlarıyla sürdürdüğü anma törenlerine ilk defa Ak Parti sahip çıktı. 2006 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın törenlere katılmasıyla törenlerimiz, yedi asır sonra devlet töreni statüsü kazandı. O yıldan sonra Hayme Ana türbesinin bulunduğu Çarşamba köyümüze büyük yatırımlar geldi; tribünler yapıldı, yollar yapıldı. Allah razı olsun.

Eskiden törenler; köy muhtarı, belediye başkanı ve valimizin açılış konuşmalarıyla başlardı. Ancak Domaniç Belediye Başkanlığı MHP’ye geçince, belediye başkanı törenlerde konuşturulmadı. Yatırımlar kısıtlandı, törenler son dakikaya bırakıldı, hatta Domaniç folklor ekibine sahne bile verilmediği günleri gördük. Bu yıl da tüm protokol sahneye çağrılmış, ancak CHP’li Domaniç Belediye Başkanı sahneye davet edilmemişti. Rivayete göre, daha sonra valimizin talimatıyla çağrıldı. Keşke Domaniç’in törenlerinde Çukurca Belediye Başkanımız da sahneye alınsaydı.

Başbakan’ın katılımıyla devlet töreni olan Hayme Ana anmalarına her yıl bir bakan gelirken, yıllar içinde ne bakan ne de milletvekili katılır oldu. Bir ara konserler bile iptal edilmişti. Valimizin ve Kaymakamımızın bu törenler için çok emek verdiğini biliyoruz. Son törende de gördük ki yıllar sonra tüm vekillerimiz, hatta Kütahya Belediye Başkanımız törenimize katıldı, çok şükür.

Biz Domaniç Gazetesi olarak yıllardır söylüyoruz: Domaniç’in ekonomik bağımsızlığının formülü tarih, doğa ve tarımdır. Son yıllarda aşırı güvenlik önlemlerine, protokole yönelik programa ve bu yıl törenin akşam yapılmasına rağmen tören alanımız yine tıklım tıklım doldu.

Geriye kalıyor: Profesyonel bir organizasyonla ilçemizi tanıtmak, tarih ve doğa turizmini geliştirmek, doğal gıda ile Domaniç ekonomisine katkı sağlamak. Bunun için yapmamız gereken; bahane üretmek yerine çözüm üretmek, siyasi ayrışma yerine ekonomik iş birliği yapmaktır. Bu da çok zor bir şey değil, dostlar.

Gelin ya Domaniç için bir şeyler yapalım ya da yapanlara engel olmayalım!
Hayme Ana’ya, tarihi güreşlerimize sahip çıktığımız gibi Domaniç’imize de sahip çıkalım!