Bu haftaya Domaniç, güzel bir başlangıç yaptı. Hafta sonu ise 662. Tarihi ve Geleneksel Domaniç Yağlı Pehlivan Güreşleri ile bu güzel başlayan haftayı bitireceğiz inşallah. Domaniç’te yaşayan, bu cennet ilçenin her bir ferdinin ve ülkem insanının değil bir haftası, her günü güzel olsun. İçinde bulunduğumuz ekonomik anlamdaki rahatsızlık ile Domaniç ve ülkem insanının ne kadar mümkün olur o güzel günleri, oda ayrı bir tartışma konusu aslında. Domaniç Spor kulübümüzün şampiyonluk kutlamalarına şahit olduk bu hafta. Havanın güzel olması ile birlikte Domaniç insanının doyasıya eğlendiği bir kutlama oldu. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Hem Domaniç insanı eğlendi, hemde şampiyonluk gecesi haraketliliğinden Domaniç esnafı kazandı diye düşünüyorum. Domaniç ilçemizin kulübü Domaniç Spora gelecek sezonlar için başarılar diliyorum. Asıl değinmek istediğim konu başka aslında. Domaniç'te bu hafta sonu gerçekleşecek olan DOMANİÇ GELENEKSEL 662. YAĞLI PEHLİVAN GÜREŞLERİ. Özellikle büyük harf kullandım. Çünkü Domaniç Yağlı Pehlivan Güreşleri geleneksel olmaktan ziyade, tarihi bir değer olaraktan bir öneme sahip. Türk kültüründe ve doğal olarak ta Kayı Hanlıların kültüründe güreş hep vardı. Onun için zaten 662. yılı ibaresini kullanıyoruz. Gerçi 662 Tarihi Edirne’nin fethine tekabül etsede Domaniç Güreşleri 100 yıl daha eski bir tarihe tekabül etmekte. Kayı Hanlıların Domaniç’e gelişleri tarihsel bir gerçektir ki 1230 yılları yani 12 nci yüz yılda olmuştur. Bilmiyorum belkide sadece benim dikkatimi çekti afiş. Ama afişte "tarihi ve geleneksel" ibaresi birlikte kullanılmasının önemli olduğunun önemini ve hassasiyetle vurgulamak istiyorum. Geleneksel ifadesi tarihsel gerçeği gölgeler ise Ebe Çamlığını, kuruluşun toprağı Domaniç’in tarihini geleneksel ifadesine mağlup ederiz. Hatırlatmakta yarar görüyorum. Unutulmasın ki; Kırkpınar Yağlı Güreşleri, TARİHİ KIRKPINAR YAĞLI GÜREŞLERİ olarak önem arz etmektedir. Bütün afişler ve hazırlıklar geleneksellikten ziyade, tarihi değeri ile güreş severlere sunulur. Her birinizin malumudur ki, gelenek ve tarih farklı kavramlardır. Gelenek, yaşatıldığı yörenin dili, kültürü, rengi olan gelenekler; halkın beklentilerinin simgeleşmiş biçimidir. Gelenekler, bir kuşaktan ötekine geçerken toplumun maddi olmayan kültürünü, maneviyatını temsil eder; inançlarının, değerlerinin göstergesi olur; folklorik, sosyolojik, dinî boyutlarıyla sürekliliği ifade ederler. Tarih ise ülkeleri, ulusları, toplumları, kuruluşları etkileyen eylemlerden doğan olayları zaman ve yer göstererek anlatan, bu olaylar arasındaki nedensel bağları, bunların daha önceki ve sonraki olaylarla bağlantılarını, karşılıklı etkilenmeleri, her ulusun kurduğu uygarlıkları, ulusların kendi iç sorunlarını vb. inceleyen bir bilim dalıdır. Velhasıl tarih yaşanmışlıktır, gerçeklik ve realitedir. Yazılı veya sözlü olarak gelecek kuşaklara aktarılır. Konuyu fazla dağıtmadan Kayı Hanlıların 12 nci yüzyılda Domaniç’e yerleştikleri, Domaniç'i yurt olarak tuttukları tarihi bir gerçektir. Onun içinde Domaniç yağlı güreşleri geleneksel değil tarihi bir güreştir. Bu köşemde güreşlerin tarihi anlamında bir çok yazı yazdım. Malum yerimiz dar. Önümüzdeki senelerde, geleneksel yerine 663. Tarihi Domaniç Yağlı Pehlivan Güreşleri veya 663. Tarihi ve Geleneksel Domaniç Yağlı Pehlivan Güreşleri ifadelerinin daha uygun olacağını düşünüyorum. Çünkü Domaniç tarihi ve kültürel yönden cihan devleti olan Osmanlı İmparatorluğunun kurulduğu tarihi öneme sahip bir ilçedir. Uzun lafın kısası bu hafta sonu tarihi Ebe Çamlığı'nda 662. tarihine yakışır bir şekilde güreşler olur inşallah. Şimdiden bütün pehlivanlarımıza maşallah diyorum. Allah derman versin. Bu vesile ile güreşirken boynu kırılarak vefat eden Domaniçli pehlivanlarımızdan Şevket Batum başta olmak üzere Bükerler köylü Nazif Pehlivan ve Domur köylü Halil Pehlivan gıyabında tüm ölmüşlerimize rahmet diliyorum. Kalın sağlıcakla.